BANA GELEN BİR MAILI SİZLERLE PAYLAŞIYORUM.

BU MAILI LÜTFEN PAYLAŞIN.

From: İsmail Hakkı Mutlucan <ih65mut@hotmail.com>
To: teshir_et@yahoo.com
Sent: Tuesday, October 30, 2012 7:34 AM
Subject: benim başıma beterin beteri geldi.

 sitelerinizin varlığını uzun zamandır biliyorum. başıma gelenler aklıma geldikçe moralim bozulduğundan, bu güne kadar yazmadım ama zaman zamanda yazılarınızı okumadan edemedim.

2 yıl kadar önce başıma öyle birşey geldiki, aklıma geldikçe kendimi kötü hissediyorum.

bekar bir insanım, daha önce kısa süren bir evliliğim oldu. facebook sayfasının kenarında çıkan bir reklam dikkatimi çekti, lanet olası evlilik sitelerinden birinin reklamı. belki dürüst biri çıkar karşıma diye kalkıp üye oldum. hani derler ya, dakika bir, gol bir diye, 10 - 15 dakika içinde biri çıktı karşıma. hemen telefon numarasını verdi ve bende salak gibi aradım. 4 - 5 tanede resmini gönderdi mail adresime.. ilk günü havadan sudan konuştuk, işte, nelerden hoşlanırsın, nelere kızarsın, ne iş yaparsın vs. sesi biraz tuaf geliyordu bana, ne bileyim, travesti sesimi desem, robotumsu bir sesmi desem.. belki telefonunun mikrofonu problemlidir diyerek fazla kafayıda yormadım sesine..

ikinci günü gene konuştuk, ben ona telefona çok para gidiyor, yüklüyorum, yarım saatte eriyor, msn den görüşsek olmazmı? dedim. msn kim, biz kim, çok sıkıntıdayız, bilgisayarımız, internetimiz yok dedi. çok üzüldüm öyle söyleyince.. 1 hafta kadar zaman geçti, iyice ısındım ona ve ben teklif ettim, dedimki, sana bir laptop alalım ve internete abone ol, ben sana para gönderirim diye. önce biraz nazlandı, seni zarara sokmak istemiyorum, para kabul etmem doğru olmaz gibilerinden konuştu. daha sonra, tamam ama bir şartla, borç olarakkabul ederim dedi. bende tamam dedim. bunun üzerine, bulgaristan'da laptopların, 1200 ila 1500 Euro arası değiştiğini söyledi. Şaşırdım bu kadar pahalı olmasına ve ona, ben sana buradan alır, otobüsle yollarım, sofya'da otobüs firmasından teslim alırsın. burada 500 euro'ya çok güzel laptoplar var dedim. aslında uyanmam gerekirdi ama sanki gaflet uykusuna düşmüştüm. tamam, ben biraz kalitelilerine bakmışım, sırf internete girmek için burada da o fiyata bulunur dedi ve ona western union üzerinden 500 euro gönderip, şifresini mesaj olarak gönderdim.

ben ertesi günü onu msn de görmeyi hayal ederken, her zamanki gibi telefonumu çaldırıp kapattı ve bende aradım. ağlayarak konuşuyordu. gönderdiğim parayı, eniştesinin ondan aldığını söyledi. nasıl olur dedim? yıllardır benim çalışıp kazandığım paraları zate hep elimden alıyor, üstelik beni tacizde ediyor, ablamada söyleyemiyorum, ne anam var ne babam, sığınmışım evlerine, şimdi ablamın yuvasıda bozulmasın diye susuyorum, ne yapsam, nereye kaçsam bunun elinden? yanına gelsem beni kabul edip hemen nikah yaparmısın? düğün olsada olur, olmasada olur, yeterki buradan ve o şerefsiz eniştemden kurtulayım dedi.

o kadar yürekten söylüyorduki, yani sinema oyuncuları bile o kadarını zor yapar. tamam, evim barkım, arabam, işim, var, geçinir gideriz, düğünde yaparız, biraz birikimim var dedim. bunun üzerine, pasaport, seyahat sigortası ve yol parası olarak 250 euro göndermemi istedi ve bende gönderdim. Paraları gönderirken hep aleksander (diğer adını unuttum) ismine gönderiyordum. iki kez o isme gönderdim. neyse, ertesi gün yine telefonumu çaldırıp kapattı ve ben aradım. sevinçle akşama yola çıktığını, sabah 09'da türkiye'ye giriş yapacağını, 11.30 gibide istanbul'da olacağını söyledi ve sevinçten uçtuğunu söylemeyide ihmal etmedi.

bende sevinmiştim. heyecandan sabaha kadar uyuyamadım. sabah 08.30 civarı yine telefonum çaldı ve gene aradım. burada dikkat çekmek istediğim bir husus, onca paramı dolandıran kişi, üç - beş liralık telefon konuşmasını bile bana yüklüyor. neyse uzun etmeyeyim. başladı ağlamaya, şerefsiz enişteme kefil olmuştum işyeri açarken, üç bin euro borcum çıktı, 600 euro da faiz binmiş üzerine, 3600 euro ödemezsem ülkeden çıkamazmışım dedi. biraz düşündüm ve ona, şimdi sen geride dönemezsin, eh, göndereyim dedim. önce garanti bankasının sitesine girdim, western union üzerinden para gönderecektim ama aklıma birden, edirne'de gümrükçülük yapan, bulgaristan vatandaşı ve hemen hemen her hafta bulgaristan'a gidip gelen göçmen bir arkadaşım geldi, kendisi ile aramızda yılların hukuku var. hemen onu aradım, uyuyormuş, ne lan bu sabah sabah, başkası olsa küfür ederdim dedi. ona durumu anlattım.

kadının adının aleksander olduğunu söyleyince, eh be hakkı, aleksander erkek ismidir, kadın olsa akelsandra olur dedi. ve, onlara bulgaristan'da alocu derler, yazık etmişin 750 euro'ya. dedi. sesi tuaftı deyince, numarayı ver, ben araıp onunla bulgarca konuşayım dedi ve numarayı verdim. 10 dakika sonra beni aradı. seni dolandırmışlar ve zate hiç şüphemde yoktu. erkek sesini kadın sesine çeviren çin malı telefonla konuşmuş, sende yemişin bu numaraı dedi. arkadaş aradıkktan sonra zate bir daha çaldırmadı ve bende birdaha o numaraya ulaşamadım.

neye uğradığımı şaşırdım. 750 euro az para değil ama allah sağlık versin, kazancım iyi, gene kazanırım ve allah'a bin şükür çok daha fazlasını tasarruf ettim 2 yılda. ama yapılan öyle bir gücüme gittiki, kendime öyle bir kızdımki.. dolandırılmanın acısı para ile pul ile ölçülmüyor. olaydan aylar sonra bir arkadaşımda ses çeviren telefon gördüm, kalitesiz birşey, hem tv'si var, hemde erkek sesini kadın sesine, kadın sesini erkek sesine çevirme özelliği var. bi konuş bakayım dedim, numaramı aradı, ahh dedim ahh. evet, aynen öyle bir sesti.

bu olayı unutmaya çalıştım ama insan bu şekilde dolandırıldığını maalesef unutamıyor. keşke o paranın iki üç katını sazda barda harcasaydım, ne bileyim, kumar oynayı kaybetseydim hiç gücüme gitmezdi. arkadaşı aramak aklıma gelmeseydi yada telefonu kapalı olsaydıda ulaşamasaydım, 3600 euro daha gönderecektim. sonra alocular sitesi çıktı karşıma, elinize sağlık, insanların tuzağa düşmemesi için çaba gösteriyorsunuz. kula hizmet, kulları yaradana hizmettir, allah sizden razı olsun bu uğraşınız için.

sonra arkadaşla yüz yüze yeniden konuştuk bu mevzuyu. otobüs sesini, anonsları, vs sordum. önceden kaydedlimiş ses kayıtlarını çalıp, telefondan o sesleri duyurarak insanları kandırdıklarını, razgrad'da, parkta oturarak telefonla konuşan çingene karısının konuşmalarını istemeden duyduğunu ve kadın telefonla konuşurken kocasınında yanında olduğunu gördüğünü söyledi. çok yaygınmış bu olay bulgaristan'da..

ne deyim, allah kötülerin şerrinden korusun hepimizi. ben onları allah'a havale ettim, öbür tarafta olacak hesabımız.